Pages in topic: < [1 2 3 4 5] | Dil ve düşünce Thread poster: Faruk Atabeyli
| | Faruk Atabeyli Türkiye Local time: 22:50 English to Turkish + ... TOPIC STARTER | Şadan Öz Türkiye Local time: 22:50 English to Turkish
Faruk Atabeyli demiş ki:
Tahsin Mayatepek'e dokundurma var, daha da gelmem bu tartışmaya; terk ediyorum stüdyoyu : )
(TDK zahmet edip temize çekse, elektronik ortama düzgün atsa rahmetlinin yazdıklarını iyi olacakmış.)
[Değişiklik saati 2011-01-25 14:21 GMT] | | |
Erich Auerbach, 1937 yılının Ocak ayında, İstanbul’dan Walter Benjamin’e yazdığı mektupta dönemin Türkiye’sini şöyle betimliyor: “Var olan İslam kültürü mirasının reddi, hayal ürünü bir kadim Türklük ile bağlantı kurma, kendisine karşı nefretle karışık bir hayranlık duyulan Avrupa’yı kendi silahları ile vurmak için teknik anlamda Avrupa zihniyetiyle modernleşme. (…) Had safhada milliyetçilik ve aynı zamanda tarihsel milli karakterin tahribatı.”... See more Erich Auerbach, 1937 yılının Ocak ayında, İstanbul’dan Walter Benjamin’e yazdığı mektupta dönemin Türkiye’sini şöyle betimliyor: “Var olan İslam kültürü mirasının reddi, hayal ürünü bir kadim Türklük ile bağlantı kurma, kendisine karşı nefretle karışık bir hayranlık duyulan Avrupa’yı kendi silahları ile vurmak için teknik anlamda Avrupa zihniyetiyle modernleşme. (…) Had safhada milliyetçilik ve aynı zamanda tarihsel milli karakterin tahribatı.” (s. 301) Bir buçuk yıl sonra 1938 yılının Mayıs ayında, bu sefer Johannes Oeschger’e yazdığı mektupta ise Auerbach’ın gözlemleri daha da netleşiyor: “Her şey kötü bir biçimde modernleştirilmiş durumda. (…) Yoksul ve çalışmaya alışkın olmayan ülke… (…) Dindarlığa karşı mücadele ediliyor ve İslam kültürü Arap kökenli bir yabancılaşma olarak küçük görülüyor; hem modern hem de saf Türk olma isteği söz konusu. Bu çabalar, eski yazının yürürlükten kaldırılması, Arapçadan alınmış kelimelerin atılması ve yerlerine ‘Türkçe’ ya da kısmen Avrupa dillerinden alınmış kelimelerin konması yoluyla dilin tümüyle bozulmasına kadar vardı: Eski edebiyatı okuyabilecek tek bir genç bulamazsınız, düşünsel alanda son derece tehlikeli bir yönsüzlük söz konusu.”
Yazının tamamı: http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalEklerDetayV3&ArticleID=1033168&Date=23.12.2010&CategoryID=40
[Değişiklik saati 2011-01-25 15:34 GMT] ▲ Collapse | |
|
|
O an öyle görmüş Sayın Auerbach... Keşke.... | Jan 25, 2011 |
Ben de neler neler gördüm Germanyamızda, tarihinde, yazımında...
İngilizcenin yazımını beğenmemişler; Başa, Ortaya, SonA BÜYÜK HARFLE BAŞLAYAN SÖZCÜKLER KOYMUŞLAR, KOYMAKTALAR...
A benim Germanyalılarım, milletin çocuğuna ''zeka özürlü'' damgası vurup, yaftalayıp ''Sonderschule'' acayipliğine-aymazlığına-ayrımcılığına-ucubesine teslim edeceğinize, yapsanız da bi Reform da tüm Halk, millet, Rahat Etse olmaz Mı?
Sayın ... See more Ben de neler neler gördüm Germanyamızda, tarihinde, yazımında...
İngilizcenin yazımını beğenmemişler; Başa, Ortaya, SonA BÜYÜK HARFLE BAŞLAYAN SÖZCÜKLER KOYMUŞLAR, KOYMAKTALAR...
A benim Germanyalılarım, milletin çocuğuna ''zeka özürlü'' damgası vurup, yaftalayıp ''Sonderschule'' acayipliğine-aymazlığına-ayrımcılığına-ucubesine teslim edeceğinize, yapsanız da bi Reform da tüm Halk, millet, Rahat Etse olmaz Mı?
Sayın E. Auerbach,
------------------------
Ülkemizde güzel günleriniz olmuştur-geçmiştir sanıyorum. Böyle mektuplar yazmasaydınız çatlarmıydınız heee? Bizde, yapılan iyilikler başa kakılmaz ama... Hele hele... Neyse... Artık hangi uzaydasınız bilmiyorum, ama bizi eyi tanıyamamışsınız o zamanlar...
Selamlar
gizem turkish wrote:
Erich Auerbach, 1937 yılının Ocak ayında, İstanbul’dan Walter Benjamin’e yazdığı mektupta dönemin Türkiye’sini şöyle betimliyor: “Var olan İslam kültürü mirasının reddi, hayal ürünü bir kadim Türklük ile bağlantı kurma, kendisine karşı nefretle karışık bir hayranlık duyulan Avrupa’yı kendi silahları ile vurmak için teknik anlamda Avrupa zihniyetiyle modernleşme. (…) Had safhada milliyetçilik ve aynı zamanda tarihsel milli karakterin tahribatı.” (s. 301) Bir buçuk yıl sonra 1938 yılının Mayıs ayında, bu sefer Johannes Oeschger’e yazdığı mektupta ise Auerbach’ın gözlemleri daha da netleşiyor: “Her şey kötü bir biçimde modernleştirilmiş durumda. (…) Yoksul ve çalışmaya alışkın olmayan ülke… (…) Dindarlığa karşı mücadele ediliyor ve İslam kültürü Arap kökenli bir yabancılaşma olarak küçük görülüyor; hem modern hem de saf Türk olma isteği söz konusu. Bu çabalar, eski yazının yürürlükten kaldırılması, Arapçadan alınmış kelimelerin atılması ve yerlerine ‘Türkçe’ ya da kısmen Avrupa dillerinden alınmış kelimelerin konması yoluyla dilin tümüyle bozulmasına kadar vardı: Eski edebiyatı okuyabilecek tek bir genç bulamazsınız, düşünsel alanda son derece tehlikeli bir yönsüzlük söz konusu.”
Yazının tamamı: http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalEklerDetayV3&ArticleID=1033168&Date=23.12.2010&CategoryID=40[Değişiklik saati 2011-01-25 15:34 GMT]
[Edited at 2011-01-26 01:40 GMT] ▲ Collapse | | | Şadan Öz Türkiye Local time: 22:50 English to Turkish Aach Erich Auerbach aach! | Jan 25, 2011 |
gizem turkish'in alıntıları şöyle:
Had safhada milliyetçilik ve aynı zamanda tarihsel milli karakterin tahribatı.” (s. 301)
Hmm... "Milliyetçiliğe" karşı "tarihsel milli karakter"... Hmmm...
Bir diğer alıntı ise şöyle:
Eski edebiyatı okuyabilecek tek bir genç bulamazsınız, düşünsel alanda son derece tehlikeli bir yönsüzlük söz konusu.
Hmm, e o zaman şu ne oluyor Erich, ey ruh?:
... edebi çeşitlilik, varlığını, tarihsel olarak, örneğin Avrupa’da, ulusal edebiyatların Latinceye üstünlüklerini ilan edip özbilinçlerini kazanmalarının sonucunda ortaya çıkmıştır.
Bilemiyoruz. Yazar bile demiş "Okumak lazım" diye.
Vee, Radikal'deki yazıdan anlıyoruz ki, Erich ağabeyin olayı başka: Tin min...
Bununla birlikte Auerbach’a göre, tinsel olanın varlığını uzun süre devam ettirebilmesinin koşulu, onun, alışkanlık ve kurum haline gelmesiyle mümkündür.
Hmmm... Ortalık cahil cühela doldu Erich ağabey, valla ne desen az. Tin min, kimsenin kazıdığı yok artık.
Tini soracaktım sana ağabey, nedir olayın senin?:
Yazıya göre şöyleymiş:
Tin, ulusal değil, tarihseldir. Bu nedenle, Auerbach’a göre, 20. yüzyılın başında, ulusal irade, her ne kadar her yerde her zamankinden daha güçlü bir görünüm arz ediyor ise de, ne yazık ki her yerde modern yaşama biçimlerine, yani bir örnekleşmeye doğru yönelmektedir. Modern yaşama biçimi, birörnek yaşama biçimidir. Her ne kadar ulusal iradenin kendisinden ve gelişiminden söz edilse de, temelde tinsel olanın tarihsel devamlılığı gibi ulusal mevcudiyetin içdayanakları her yerde parçalanmaktadır.
Aman be Erich ağabey, ben de bir şey söylüyorsun sandım, tine imana dayadın olayı bıraktın.
Hatta İstanbul'da da durum böyledir ve vaziyet, Erich ağabeyin teorisini desteklemektedir (yukarıdaki ikinci alıntı feryat figan ve bu sefer kalın karakterlerle):
Eski edebiyatı okuyabilecek tek bir genç bulamazsınız, düşünsel alanda son derece tehlikeli bir yönsüzlük söz konusu.
Evet evet, devir kötü Erich ağabey. Allah rahatlık versin. | | | Böyle bi yazı yazamadım ne yazıkki ama.... imzaladım + % 100 ağriiledim sağolasın Şadan ust | Jan 25, 2011 |
Böyle bi yazı yazamadım bu konuda ne yazık ki ama.... İmzaladım + % 100 ağriiledim. Sağolasın Şadan usta.
Agree % 100.
Sadan Oz wrote:
gizem turkish'in alıntıları şöyle:
Had safhada milliyetçilik ve aynı zamanda tarihsel milli karakterin tahribatı.” (s. 301)
Hmm... "Milliyetçiliğe" karşı "tarihsel milli karakter"... Hmmm...
Bir diğer alıntı ise şöyle:
Eski edebiyatı okuyabilecek tek bir genç bulamazsınız, düşünsel alanda son derece tehlikeli bir yönsüzlük söz konusu.
Hmm, e o zaman şu ne oluyor Erich, ey ruh?:
... edebi çeşitlilik, varlığını, tarihsel olarak, örneğin Avrupa’da, ulusal edebiyatların Latinceye üstünlüklerini ilan edip özbilinçlerini kazanmalarının sonucunda ortaya çıkmıştır.
Bilemiyoruz. Yazar bile demiş "Okumak lazım" diye.
Vee, Radikal'deki yazıdan anlıyoruz ki, Erich ağabeyin olayı başka: Tin min...
Bununla birlikte Auerbach’a göre, tinsel olanın varlığını uzun süre devam ettirebilmesinin koşulu, onun, alışkanlık ve kurum haline gelmesiyle mümkündür.
Hmmm... Ortalık cahil cühela doldu Erich ağabey, valla ne desen az. Tin min, kimsenin kazıdığı yok artık.
Tini soracaktım sana ağabey, nedir olayın senin?:
Yazıya göre şöyleymiş:
Tin, ulusal değil, tarihseldir. Bu nedenle, Auerbach’a göre, 20. yüzyılın başında, ulusal irade, her ne kadar her yerde her zamankinden daha güçlü bir görünüm arz ediyor ise de, ne yazık ki her yerde modern yaşama biçimlerine, yani bir örnekleşmeye doğru yönelmektedir. Modern yaşama biçimi, birörnek yaşama biçimidir. Her ne kadar ulusal iradenin kendisinden ve gelişiminden söz edilse de, temelde tinsel olanın tarihsel devamlılığı gibi ulusal mevcudiyetin içdayanakları her yerde parçalanmaktadır.
Aman be Erich ağabey, ben de bir şey söylüyorsun sandım, tine imana dayadın olayı bıraktın.
Hatta İstanbul'da da durum böyledir ve vaziyet, Erich ağabeyin teorisini desteklemektedir (yukarıdaki ikinci alıntı feryat figan ve bu sefer kalın karakterlerle):
Eski edebiyatı okuyabilecek tek bir genç bulamazsınız, düşünsel alanda son derece tehlikeli bir yönsüzlük söz konusu.
Evet evet, devir kötü Erich ağabey. Allah rahatlık versin. | | | Post removed: This post was hidden by a moderator or staff member for the following reason: Posted twice |
|
Şadan Öz Türkiye Local time: 22:50 English to Turkish
Ya Adnan, olduğu gibi almışsın, olmuş mesajın tuğla boyutunda. Bir de agree verip iki kere neşretmişsin ki, insan baştaki girişlere dönerken yoruluyor ekranı kaydırmaktan : ) | | | ne desem ne desem.. :) | Jan 25, 2011 |
Hoşuma gettti de ondan. Olsun boşver sen Şadan. Çift entriler bence uzaydaki yansımalardan destek. Benden değil vallağa bak | | | Şadan Öz Türkiye Local time: 22:50 English to Turkish
Alıntılama göz yorucu olay, ben niyeyse alıntılara da biraz tren muamelesi yapıp gözümü dikiyorum kısa süre de olsa.
Bu arada, şöyle bir liste yaptım kafamda, bu alanla ilgili okunacakları; umarım yol kat ederim.
Utanarak söylüyorum, çok az okuyorum ben.
[Değişiklik saati 2011-01-26 02:52 GMT] | | | yaw.. tanımlamalar da değişmeli artık ama kitaptan vazgeçmek olmaz | Jan 26, 2011 |
bilgisayar okuyoruz
nette bi sürü yer okuyoruz
bi sürü girişler yapıp, maddeler yazıyoruz, okuyoruz..
ok. bunlar da okuyorum kapsamına girmeli.. de. desi şu
sürekli ekrana bakmak zor+daldan dala fırlatıveriyor bu teknolci...
kitap, yazılı-kağıtlı yayın ise
her yere her zaman uyuyor. ergonomik bir de..
herkes kendine göre listesini yapmalı ve kağıtlı yayıncılık bitinceye kadar okumalıdı... See more bilgisayar okuyoruz
nette bi sürü yer okuyoruz
bi sürü girişler yapıp, maddeler yazıyoruz, okuyoruz..
ok. bunlar da okuyorum kapsamına girmeli.. de. desi şu
sürekli ekrana bakmak zor+daldan dala fırlatıveriyor bu teknolci...
kitap, yazılı-kağıtlı yayın ise
her yere her zaman uyuyor. ergonomik bir de..
herkes kendine göre listesini yapmalı ve kağıtlı yayıncılık bitinceye kadar okumalıdır kitap, dergi vb...
bence ▲ Collapse | |
|
|
TÜRK DİL BAYRAMI | Mar 6, 2011 |
| | | Pages in topic: < [1 2 3 4 5] | To report site rules violations or get help, contact a site moderator: You can also contact site staff by submitting a support request » Dil ve düşünce No recent translation news about Türkiye. |
TM-Town | Manage your TMs and Terms ... and boost your translation business
Are you ready for something fresh in the industry? TM-Town is a unique new site for you -- the freelance translator -- to store, manage and share translation memories (TMs) and glossaries...and potentially meet new clients on the basis of your prior work.
More info » |
| CafeTran Espresso | You've never met a CAT tool this clever!
Translate faster & easier, using a sophisticated CAT tool built by a translator / developer.
Accept jobs from clients who use Trados, MemoQ, Wordfast & major CAT tools.
Download and start using CafeTran Espresso -- for free
Buy now! » |
|
| | | | X Sign in to your ProZ.com account... | | | | | |